Birleşmiş Milletler (BM), son zamanlarda artan çatışmalar ve insani krizle sarsılan Libya'daki duruma dair acil bir uyarıda bulundu. BM Genel Sekreteri António Guterres, uluslararası topluma Libya’nın istikrarı için üzerlerine düşeni yapmaları çağrısında bulundu. Libya'daki siyasi belirsizlik ve süregelen çatışmalar, ülkedeki halkın yaşamını her geçen gün daha da zorlaştırıyor. Guterres, çatışmaların durması ve diyalog ortamının sağlanması için gerekli adımların atılmasının önemine dikkat çekti.
Libya, 2011 yılında Muammer Kaddafi'nin devrilmesinin ardından istikrarsızlık ve kargaşanın pençesine düştü. Ülke, o günden beri farklı milis gruplarının ve siyasi akımların çatışma sahnesi haline gelmiş durumda. Günümüzde bu çatışmalar, ordular arası da olsa, daha çok sivil halkı hedef alıyor. Son aylarda, özellikle Trablus ve çevresindeki bölgelerde, silahlı gruplar arasındaki çatışmaların artması ciddi bir insani krizi tetikledi. BM verilerine göre, çatışmalardan etkilenen binlerce sivil, temel ihtiyaç maddelerinden yoksun kalmış durumda. Su, gıda ve sağlık hizmetlerine erişim gittikçe zorlaşıyor. Bu durum, mevcut siyasi belirsizlikle birleşince, bir insanlık dramı haline dönüşüyor.
Guterres, Libya'da barış sürecinin ilerlemesi için uluslararası toplumun oynayabileceği kritik rolü vurguladı. Son dönemlerde yaşanan gelişmeler, uluslararası kamuoyunun bu durumu dikkate almasını gerektiriyor. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Libya'daki durumla ilgili acil bir toplantı yapılmasına yönelik öneriler dahi gündeme getirdi. Guterres, süregeldikleri gidişatın durdurulması gerektiğini ve her türlü diplomasi çabasının hızlandırılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, uluslararası topluma silah ambargolarına uyulması çağrısında bulundu. Ambargo ihlali, çatışmaların daha da tırmanmasına neden olmakta ve insani yardımların ulaşmasını engellemektedir.
Bunun yanı sıra, BM, Libya'da sürdürülebilir bir barış sağlanabilmesi için yerel liderlerin ve toplum içindeki tüm kesimlerin sürece dahil edilmesi gerektiğini vurguladı. Barış süreci için atılacak adımların, sadece uluslararası aktörlerin değil, Libya'nın kendi dinamiklerinin de göz önünde bulundurularak yapılması gerektiği ifade edildi. Ülkenin sakinlerine, geçmişte yaşanan çatışmaların izlerini silme ve barış içinde bir arada yaşama fırsatı verilmesi gerektiği konusunda da görüş birliği oluşmuş durumda.
BM yetkilileri, uluslararası toplumun Libya'yı bir kenara itmemesi gerektiğini, zira ülkedeki gidişatın tüm Akdeniz bölgesinde istikrarsızlık yaratabileceğini belirtiyor. Libya'nın stratejik konumunu ve doğal kaynaklarını göz önünde bulundurarak, sadece bölge ülkeleri değil, dünya genelindeki aktörlerin de Libya’yla ilgili harekete geçmeleri elzem bir durum olarak karşımıza çıkıyor. Krizin çözümü için kurumsal reformların yanı sıra ekonomi, insan hakları ve güvenlik alanında da somut adımların atılması gerekiyor.
Guterres, “Libya, sahada süregelen çatışmalarla değil, diplomatik süreçlerle çözülmelidir. Herkes için daha umut verici bir gelecek sağlayabilmek adına tamamlayıcı çalışmalara ihtiyacımız var. Libya, yalnızca Libyalılara değil, tüm bölgeye hizmet eden barış ve istikrar ortamına acilen ihtiyacını duyuyor.” sözleri ile uluslararası toplumun harekete geçmesi gerektiğinin altını çizdi.
Libya'daki insani durumu daha da kötüleştiren bu sürecin sona erdirilmesi için BM’nin çağrısının dikkate alınması ve gerekli adımların bir an önce atılması bekleniyor. Tekrar barış ortamına kavuşması umuduyla, tüm dünya gözünü Libya’ya çevirmiş durumda. Yakın zamanda yapılacak olan toplantılar ve uluslararası görüşmeler, bu krizin çözümüne dair umut ışığı olabilir. Fakat, her şeyden önce, Libyalıların kendi kaderlerini tayin etme sürecinde desteklenmeleri ve adil bir geleceğe ulaşmalarının sağlanması gerekir.