Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) başvuruları, Türkiye'de her yıl milyonlarca öğrenci için büyük bir öneme sahiptir. Ancak, son yıllarda gözlemlenen başvuru sayısındaki düşüş, eğitim sisteminin ve gençlerin tercihleri üzerindeki etkilerini derinlemesine incelemeyi gerektiriyor. Bu yazımızda, YKS başvurularının neden düştüğünü, sosyal, ekonomik ve eğitimsel faktörleri analiz edeceğiz.
Son yıllarda Türkiye'deki eğitim sistemi, çeşitli reformlar ve değişikliklerle şekillendi. Bu değişimlerin altında yatan sebeplerden biri, artan öğrenci sayısı ve buna bağlı olarak eğitimdeki rekabetin yükselmesidir. YKS, ülkemizdeki yükseköğretim kapılarını aralayan önemli bir aşama olmakla birlikte, sınavın getirdiği stres ve baskı, öğrencileri bu süreçten uzaklaştırmaya devam ediyor.
Öğrencilerin YKS'ye başvurmama kararının arkasında yatan nedenlerden biri de alternatif eğitim modellerine yönelimdir. Geleneksel üniversite eğitimine olan ilginin azalmasının yanı sıra, mesleki eğitime ve online öğrenim programlarına olan talep artmış durumda. Özellikle pandemi döneminde giderek daha fazla tercih edilmeye başlanan bu alternatif modeller, gençlerin kariyer hedeflerini etkileyen önemli bir faktör olmuştur. Sonuç olarak, birçok genç, eğitim hayatlarını farklı yollarla devam ettirmeyi seçiyor ve bu durum YKS başvuru sayılarına yansıyor.
Ekonomik koşullar da YKS başvuru sayısındaki düşüşün bir diğer önemli etmenidir. Yükseköğretim eğitimi, genellikle maliyetli bir süreçtir. Öğrenciler ve aileleri, eğitim masraflarını göz önünde bulundurarak hangi üniversiteye başvurup başvurmayacaklarına karar verme sürecinde zorlandıkları biliniyor. Yüksek kira, ulaşım ve diğer yaşam masrafları, üniversite için yapılan planları etkileyen başlıca faktörlerdir. Ayrıca, ekonomik belirsizlikler ve iş bulma konusundaki kaygılar, gençlerin üniversiteye gitme kararlarını sorgulamalarına neden olmaktadır.
Diğer yandan, birçok genç, iyi bir kariyer için sadece üniversite diplomasına ihtiyaç olmadığını düşünmeye başladı. Girişimcilik, yazılım geliştirme, dijital pazarlama gibi alanlarda kendi becerilerini geliştirmeyi tercih eden gençler, bu yan alanda kendilerini yetiştirmeyi hedeflemektedirler. Eğitim sisteminin sunduğu geleneksel diploma yerine, yeteneklerin ve pratik deneyimlerin ön plana çıkması, YKS başvuru istatistiklerini doğrudan etkilemektedir.
Sonuç olarak, YKS başvurularındaki bu düşüş, sadece eğitim sisteminin yapısal sorunlarından kaynaklanmıyor. Aynı zamanda gençlerin değişen değerleri, beklentileri ve alternatif eğitim yolları arayışları da bu durumu etkileyen önemli unsurlardır. Gençlerin, kendilerine uygun kariyer yollarını bulma arayışları ve eğitim sistemindeki değişimler göz önüne alındığında, YKS başvuru sayılarında yaşanan bu düşüşün devam etmesi muhtemel gözükmektedir. Eğitimdeki bu dönüşüm, gelecekte Türkiye'nin yükseköğretim yapısını ve gençlerin kariyer seçimlerini daha fazla etkileyebilir.